bugün

sevdiği entry'ler

erdoğan ın tam bir tarih cahili olması

türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanlığı makamında oturan birine yakışmayan gerçek.
evet, malesef bir tarih cahili cumhurbaşkanımız var, üstelik bu cumhurbaşkanının 50'den fazla danışmanı var...
ama yine de gün geçmiyor ki tarih konusunda bir cahilliğe, gafa imza atmasın.

işte sondan başlamak suretiyle sayın cumhurbaşkanımızın tarih konusunda yapmış olduğu gafları, yanlışlıkları derlemeye çalışacağım.

1- (bkz: rte nin abdülhamit in idam edildiğini sanması)
sayın cumhurbaşkanına göre, 2. abdülhamid idam edilmiş, ayrıca hüküm sürdüğü 33 yıllık süre boyunca hiç toprak kaybetmemiş.
https://www.youtube.com/watch?v=hnnuDbLerIM
----------------------------------------

2-bizans 1071'de malazgirt'te top kullanmış, gülle gülle saldırmış.
görsel

http://www.hurriyet.com.t...-top-kullandirdi-38458011
------------------------------------------

3- (bkz: sütçü nine)
kahramanmaraş'ta fransız işgaline karşı direniş gösteren sütçü imam'ı, nene hatun ile harmanlayarak ortaya attığı bir hayal kahramanı.
http://www.posta.com.tr/e...-nine-dedi-videosu-513294
-------------------------------------------

4-nur mağarası değil, sevr mağarası.
erdoğan'ın bir başka tarih gafı. 15 temmuz gecesini anlatırken, kendisini hz peygamber'e benzetmeye çalışmış, böylece hz muhammed'in hayatını da bilmediği ortaya çıkmıştır.
görsel

https://www.youtube.com/watch?v=ZqJ7YHaaDq0
---------------------------------------------

5- (bkz: bayrak şiiri)
arif nihat asya'nın ünlü bayrak şiirinden örnek veriyor. lakin verdiği örnekte ağzından dökülen mısraların arif nihat asya'nın bayrak şiiri ile alakası yok,
"bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır” diyen erdoğan bu mısraları arif nihat asya'nın sanıyor, ama bu mısralar mithat cemal kuntay'a ait.

not: bu arada bayrak şiiri akp döneminde ders kitaplarından çıkarılmıştır.
-----------------------------------------------

6-almanların goethe'si varsa, ispanyolların sokrates'i var...
burada da cervantes ile sokrates'i karıştırmış.
"sokrates kim?" diye sorsanız brezilyalı futbolcu sokrates'ten bahseder ya, orası ayrı mevzu...
http://www.hurriyet.com.t...lik-dil-surcmesi-25155283
-------------------------------------------------

7-kardinal külahı, osmanlı sarığı.
bir konuşmasında sayın erdoğan, "Bizans’ın hanımları Fatih Sultan Mehmet’i karşılarken, başımızda kardinal külahı görmektense Osmanlı sarığı görmeyi tercih ederiz demişlerdir”
diyordu.
lakin bu lafı söyleyen bizanslı hanımlar değil, bizans'ın din adamlarıydı.
http://www.hurriyet.com.t...i-karsiladiginda-22090706

görsel
---------------------------------------------------

8-kanuni'nin 30 senesi at sırtında geçti.
erdoğan yine muhteşem yüzyılı eleştirirken, bu sefer desteksiz attı.
http://www.milliyet.com.t...tundeydi--gundem-1633872/

oysa ki kanuni, toplamda 13 defa sefere çıkmıştı, 10 sene 3 ay seferde kalmıştı.
demek ki, 30 seneye tamamlamak için, sarayda da 20 sene at üstünde oturmuştu!
----------------------------------------------------

9-romen diyojen elinde mercekle dolaşırdı...
bu sefer de sayın erdoğan diyojenleri karıştırıyordu.

--spoiler--
“istanbul’un tarihçesini bilmiyorlar, tarih bilseler konuşmaya yüzleri olmaz, öyle elinde mercekle Romen Diyojen gibi dolaşılmaz”
--spoiler--

a)mercekle dolaşan diyojen değil, polisiye roman kahramanı sherlock holmes’tür.
b)mercek yerine elinde fenerle dolaşan diyojen’in, istanbul’la alakası yoktur, kendisi sinoplu filozoftur.
c)istanbullu Romen Diyojen'in, zaten mercekle, fenerle alakası yoktu, kendisi malazgirt’te esir düşen bizans imparatoruydu.

https://www.cnnturk.com/2...tirdi/512115.0/index.html
----------------------------------------

10- (bkz: amerika yı kolomb değil müslümanlar keşfetti)
görsel

buna fazla yorum yapmaya gerek duymuyorum.

lao tzu

"Tanrı size istediğiniz insanları değil, ihtiyacınız olan insanları verir.
Öyle ki bu insanlar size yardım edecek, sizi incitecek, acı verecek, sizi terkedecek, sizi sevecek ve olmanız gereken insan olabilmenizi sağlayacaktır."
felsefesini sevdiğim. *

adnan menderes

neden idam edildi?

1- örtülü ödenek paralarını zimmetine geçirmek,
2- 6-7 eylül olayları'na önceden haberi olduğu halde olarak müdahale etmemek,
3- kanuna aykırı olarak üniversite basmak ve halka ateş açtırtmak,
4- bazı muhalefet milletvekillerinin ve muhalefet liderinin seyahat özgürlüğünü kısıtlamak,
5- devlet radyosunu siyasi çıkarları için kullanmak,
6- halkı demokrat izmir gazetesinin matbaasını tahrip etmeye teşvik etmek
7- kırşehir'in haksız olarak ilçe yapılması,
8- yargı bağımsızlığının ihlali,
9- tahkikat komisyonu'nun kurulup olağanüstü yetkilerle donatılması,
10- chp'nin mallarına "haksız" yere el konulduğu iddiaları,
gibi nedenlerle.
peki bunlar idam cezası için yeterli mi?
bence hiçbir suçun cezası idam olamaz, idama tamamen karşıyım. fakat menderes de idama karşı mıydı? elbette değil, 1951-1960 yılları arasında menderes 43 kişinin idam kararına imza attı ve hepsi idam edildi. idamların en dramatik olanı ise, 14 nisan 1955'te casusluk suçundan idam edilen hayati karaşahin'di. infazı, ankara samanpazarı'nda halka açık olarak yapıldı. suçu neydi? rusya için casusluk yapmak.
menderes'in başka suçları yok muydu? aslında menderes'in suçları mahkemelerde gündeme gelmeyenlerdi. abd'nin tepkisinden çekinen gürsel hükümeti aşağıdakileri hiç gündeme getirmedi.
1- 1951 yılında menderes hükümeti kore savaşı'nda amerika için asker gönderdi. amerikan çıkarları için bine yakın vatan evladı kore'de yaşamını yitirdi, binlercesi yaralandı.
2- 1952'de nato'nun isteği üzerine komünizme karşı gayri-nizamı harp yapacak seferberlik tetkik kurulu, daha sonraki adıyla özel harp dairesi kurdu.
3- 1954 yılında yabancılara petrol arama ve çıkarma izni verildi.
4- tek parti döneminde kurulan bazı traktör ve basma fabrikaları menderes döneminde özelleştirildi veya ekonomik olmadıkları için kapatıldı. nuri demirağ tarafından kurulduktan sonra ismet inönü tarafından devletleştirme kapsamına alınan uçak ve uçak motoru fabrikaları, eskişehir tank fabrikası ve kırıkkale silah fabrikası menderes döneminde nato standartlarına uymadıkları gerekçisiyle kapatıldılar
5- cezayir kurtuluş savaşı sırasında fransa'yı destekledi.
6- 1954-1958 yılları arasında 238 gazeteci iktidara karşı yazılar yazmak suçundan mahkûm oldu.
7- "tahkikat komisyonu"nu kurdu. 15 dp milletvekilinden oluşan komisyon hem suçlama hem de yargılama hakkına sahipti. komisyon 5 kişiden fazla yan yana yürümeyi bile yasakladı.
8- ismet inönü'ye 12 oturum meclisten men cezası verildi
9- turan emeksiz hükümete karşı istanbul üniversitesi'nde düzenlenen bir protesto mitinginde polisin açtığı ateş sonucu öldü. hüseyin onur ise sol bacağı kesilerek kurtarıldı.
10- hukuk'un üstünlüğünü savunan yargıtay başkanı bedri köker, yargıtay başsavcısı rifat alabay, yargıtay 2. başkanlarından haydar yücekök, yargıtay üyeleri melehat ruacan, kamil çoşkunoğlu, faik uras ve ilhan dizdaroğlu 'görülen lüzum üzerine' re'sen günde emekliye sevkedildiler.
aslında menderes hükümeti, ordu darbe yapacak gerekçesiyle daha 6 haziran 1950'de, genelkurmay başkanı nafiz gürman olmak üzere bütün üst komuta kademesi dahil olmak üzere 15 general ve 150 albayı re'sen emekliye sevk etti.
1950-1960 dp hükümetinin kısa bir değerlendirmesini yapmaya çalıştım.
başbakan erdoğan, menderesin ölüm yıldönümü ile ilgili olarak yaptığı konuşmayı necip fazıldan şiir okuyarak tamamladı. ben de nazım hikmettin bir şiiri ile yazımı tamamlıyorum. o şiirde belki menderesin niçin idam edildiğini de bulabilirsiniz.

kore'de ölen bir yedek subayimizin menderes'e söyledikleri

diyet :

gözlerinizin ikisi de yerinde, adnan bey,
iki gözünüzle bakarsınız,
iki kurnaz,
iki hayın,
ve zeytini yağlı iki gözünüzle
bakarsınız kürsüden meclis'e kibirli kibirli
ve topraklarına çiftliklerinizin
ve çek defterinize.
ellerinizin ikisi de yerinde, adnan bey,
iki elinizle okşarsınız,
iki tombul,
iki ak,
vıcık vıcık terli iki elinizle
okşarsınız pomadalı saçlarınızı,
dövizlerinizi,
ve memelerini metreslerinizin.
iki bacağınızın ikisi de yerinde, adnan bey,
iki bacağınız taşır geniş kalçalarınızı,
iki bacağınızla çıkarsınız huzuruna eisenhower'in,
ve bütün kaygınız
iki bacağınızın arkadan birleştiği yeri
halkın tekmesinden korumaktır.
benim gözlerimin ikisi de yok.
benim ellerimin ikisi de yok.
benim bacaklarımın ikisi de yok.
ben yokum.
beni, üniversiteli yedek subayı,
kore'de harcadınız, adnan bey.
elleriniz itti beni ölüme,
vıcık vıcık terli, tombul elleriniz.
gözleriniz şöyle bir baktı arkamdan
ve ben al kan içinde ölürken
çığlığımı duymamanız için
kaçırdı sizi bacaklarınız arabanıza bindirip.
ama ben peşinizdeyim, adnan bey,
ölüler otomobilden hızlı gider,
kör gözlerim,
kopuk ellerim,
kesik bacaklarımla peşinizdeyim.
diyetimi istiyorum, adnan bey,
göze göz,
ele el,
bacağa bacak,
diyetimi istiyorum,
alacağım da...

sovyet sosyalist soykırımlar birliği

1917-1991 yılları arasında demir yumrukla yönetilmiş olan dünyanın en büyük korku imparatorluğu olan sovyetler birliği'nin asıl adıdır.

sovyetler birliği komunist partisi'nin kanla yazılmış soykırımlar destanı şu bölümlerden oluşur;

a) ahıska türkleri soykırımı; öz be öz türk olan ahıska türkleri'nin 2. dünya savaşının başlamasıyla birlikte yerleşik olduğu yerlerden sürülerek uğratıldıkları soykırımdır. yerlerinden yurtlarından edilip sovyet rusya'nın dörtbir yanına dağıtılan ahıska türkleri'nin çok az bir kısmı günümüze ulaşabilmişlerdir. 1 milyon ahıska türk'ü bu soykırımda katledilmiştir.

b)kırım tatar türkleri soykırımı: kırım tatarları'nın nazi almanya ile işbirliği yapacağı düşünülerek yapılmış soykırımdır. 1.500.000 kırım tatar türk'ü katledilmiştir.

c)lapon soykırımı: finler'le işbirliği yapıyor bahanesiyle binlerce lapon sibirya'ya gönderilmiştir.

d)yakut türkleri soykırımı: 100-150.000 yakut türkü'nün katledildiği soykırımdır.

e)polonya soykırımı: ikinci dünya savaşı'nın başlangıcında nazilerle ittifak imzalayan sovyetler'in milyonlarca polonyalı'yı katlettiği soykırımdır.

f)don ve kuban kazakları soykırımı: tatarlara yapılan soykırım ile aynı şey bahane edilerek uygulanmış soykırımdır. 100.000 kazak katledilmiştir.

g)baltık halkları soykırımı:sovyetler birliğine katılmak istemeyen baltık halklarına karşı uygulanan soykırımdır. baskı ve sürgünlerle 400.000 leton, litvanyalı ve eston katledilmiştir.

h)ukrayna katolik soykırımı: dini yasaklayan sscb'nin imza attığı ve 250.000 ukrayna katoliği'nin katledildiği soykırım.

g)ukrayna kırımı ya da holodomor: sovyetler'in ukrayna ulus bilincini sıfıra indirmek adına imza attığı tarihin en vahşi katliamlarından biri. 10-12 milyon ukraynalı katledilmiştir.

i)kamuk-altay soykırımı: altay türkleri'ne ikinci dünya savaşı esnasında yapılan soykırımdır. 80.000 altay türkü katledilmiştir...

j)çeçen-inguş soykırımı: 500 bin çeçen ve inguş'un sürgün edilmesiyle gerçekleştirilen soykırım.

k)çerkes soykırımı: kafkaslar'da uygulanan bir diğer sistematik soykırım. 2 milyon çerkes katledilmiştir.

l)karaçay türkleri soykırımı: 30.000 karaçay türkü'nün sürgünlerde katledildiği soykırımdır.

m)volga germen soykırımı: slav olmayan az sayıdaki volga germenlerinin nazi saflarına geçeceği düşünülerek yapılmış ve 40.000 germen'in kurşuna dizilmesiyle vahşete dönüşmüş soykırımdır.

görüldüğü üzre komunist parti propagandaları yaparak "halkların kardeşliği" zırvaları söyleyen zevatlar bu konulara hiç değinmezler nedense.
bu konulardan bahsedildiğinde ise kendilerinin farklı komunist anlayışa sahip olduklarından dem vururlar ama bir yandan da sovyetler birliğine laf söyletmezler.

yazık...
hepimiz ermeniyiz diye bağıran yavşakların biri de çıksın "hepimiz ukraynalıyız" yahut "hepimiz ahıska türkü'yüz" desin dişimi kırarım...

düdüt: birileri aşağılarda soykırım tanımları yapıyor ve ekliyor..."madem soykırım var bugün neden polonyalılar, çerkezler hayatta" diye...
farkındaysanız naziler de yahudilere soykırım yaptı ama yahudiler yok olmadı, keza kızılderililer ve cezayirliler de öyle...

ebru şallı

görsel

güneş tutulmasında gece tarifesi açan taksici

sadece türkiye'de görülebilecek bir olaydır. olabilir. eğer akrabaları gurbet ülkelere göç etmiş, norveç tarafına da uğramış ve bu mesleği yapıyorlarsa, ordada 6 ay gece olan sürede bu uyanıklığı sürekli olarak yapıyor olabilirler. zeki milletiz vesselam.

kurşunlu şelalesi

isim olarak düden şelalesinden geride olsada manzarası düdene bin basan mekan. balıklar falan harika. ağaçlar poz vermek için özel dikilmiş sanki. ısparta'ya giderken solda.

kerkük

yıl 2003.
abd ırak'a yeni girmiş.

abd'nin bir numaralı köpeği, barzani önderliğindeki kürtçü enikler kerkük'te nüfus kayıtlarının olduğu binayı talan ettiler. nüfus kayıtlarını silmeleri yetmedi, kayıtların tutulduğu binayı yaktılar! amaç, kerkük'ün nüfusunun %85'inin türkmen olduğunu kayıtlardan silmekti.

görsel

Mezopotamya eşeklerinin kafası bunlara basmaz. akıl hocaları abd'dir. o ne emrederse onu yaparlar.

istediğiniz köpekliği yapın.

kerkük türk'tür türk kalacak.

yaran olaylar

an itibariyle atv'deki sabahın körü adlı malak ötesi programda metin şentürk'ün konuk olması.*
edit: metin şentürk konuk değil sunucuymuş ahahah

yaran olaylar

dönem final dönemidir. gün itibariyle mitoloji sınavı vardır. tanrı veya tanrıçalarla ilgili hikayeler anlatmak gerekmektedir.

hikayenin aslı şöyledir:
bilmeyenler için; zeus tanrılar tanrısıdır ve tanrıça olmayan semele ile aşk yaşamaktadır. ve bunu kıskanan karısı tanrıça hera semeleye der ki: "git zeus'a söyle sana bütün gücünü ve kudretini göstersin."
amaç semeleyi öldürmektir. çünkü semele tanrıça olmadığı için tanrıların gerçek gücünü görebilecek kadar güçlü değildir.

neyse bir de tanrıların ve tanrıçaların atribüleri vardır..

arkadaş* çok çalışmaktan mı az çalışmaktan mı bilinmez bişeyleri katmış karıştırmış.

gücü ve kudreti atribü ile karıştıran ve atribü kelimesini hatırlayamayan arkadaşım* aynen şöyle bir final kağıdı teslim etmiştir:

zeus ile semelenin aşkını kıskanan hera, semeleye, "zeus'a git ve sana aletini göstermesini iste" der. semele zeus'un yanına gider ve "bana aletini göster." der. zeus da gösterirsem dayanamazsın ve ölürsün der ancak semele ısrar eder ve zeus aletini çıkarıp gösterir ve semele ölür.

doctor who dizilerin tanrısıdır

http://www.youtube.com/watch?v=zeXNqs7Wt80

sevilen dizilerde kendinden bahsettirmesi bile birşeydir.

ikinci abdülhamit in mazlum askerlerini astırması

ikinci abdülhamit'in, manastır'daki rus konsolosunun kendisi geçerken selam durmadılar diye kırbaçla dövdüğü iki osmanlı askerini astırmasıdır.

olay şudur: abdülhamit devrinde yabancı konsoloslar o kadar azıtmışlardı ki kendilerini yolda gören osmanlı askerlerinin selam durmasını istiyorlardı. Rostkovski manastır şehrinin içindeki nüzhetiye karakolunun önünden geçerken nöbetçi jandarma eri halim'in kendisine selam durmadığını görünce, halim'i kırbaçla dövmeye başlar. bu zulme dayanamayan halim rostkovski itini vurup, öldürür.

üstelik bu rostkovski'nin ilk vukuatı da değildi. rostkovski osmanlı askerlerini dövmeyi alışkanlık haline getirmişti.

sonuç? hem halim, hem de diğer bir jandarma eri olan abbas asılırlar. abbas'ın asılma gerekçesi halim'e engel olmamasıdır! konuyla ilgili geniş bilgi:

http://dergipark.gov.tr/download/article-file/105762

7. sayfadan itibaren okuyun... yobazlar, hiç itiraz etmeyin. göreceğiniz gibi devletin sitesinde yayınlanan, referanslarla dolu bir makaleyi kanıt gösteriyorum. rostkovski itinin cenaze töreni:

https://bg.wikipedia.org/...funeral_in_Solun_1903.jpg

al bu da başka bir kaynak:

http://www.ozelburoistihb...98c-91d0-860a38f36676.pdf

işte bugün yere göre konulamayan abdülhamit böyle haysiyetsiz bir kişidir. bunun gibi nice vukuatları vardır. zamanı geldikçe yazacağım...

Benzer bir olayda atamızın tavrı şurada anlatılmıştır:

(bkz: atamızın görevini yapan er için savaşı göze alması)

türkiye altın rezervinin yüzde 90 ı ingiltere de

akp hükümetinin ekonomi patronu bakan mehmet şimşek tarafından açıklanan acı gerçek.

öncelikle, anayasa değişikliği ve başkanlık sistemine "evet" diyerek, referandumda "hayır" diyecek seçmeni "vatan hayini ve israyil dölü" ilan eden sözde vatanseverlerden özür diliyorum.
dilerlerse okumasınlar bu yazıyı, çünkü şayet okurlarsa kafaları karışabilir.

zira kendileri "hayır" diyenleri "ingiltere'nin köpeği olmakla" da suçluyorlar, o bakımdan...

şimdi türkiye cumhuriyeti merkez bankası'nın altın rezervi yaklaşık 500 tondur sevgili arkadaşlar ve sayın bakanın açıklamasına göre bu 500 tonluk altın rezervimizin tam 450 tonu ingiltere'de bank of england'da emanete imiş...

türkiye bunu sürekli yapıyor.
yani bu altınların ingiltere merkez bankasına gönderilmesi yeni bir şey değil, 2012 yılında da 125 ton altın göndermişiz bank of england'a...

şimdi bir ülkenin altın rezervi, o ülkenin basacağı para miktarını belirleyen en önemli etkendir.
biz şu anda adeta can damarımızı gidip ingilizlere teslim etmişiz.

peki ya yarın öbür gün nato'dan ayrılma durumu başgösterirse, abd ve ingiltere ile ipler iyice koparsa ne olacak?

ne olacağı belli.
geçmişte de yaşamışız.

1. dünya savaşı öncesi parasını ödeyip ingiltere'ye sipariş ettiğimiz savaş gemileri, "ufukta görülen savaş tehlikesi" gerekçesiyle osmanlı'ya teslim edilmedi.
savaşın hemen öncesi osmanlı denizlerde zayıf duruma düştü ve bunun üzerine goben ve breslau zırhlılarına türk bayrağı çekip 1. dünya savaşına girmek zorunda kaldık.
şayet parasını peşinen ödediğimiz gemilerimiz bize teslim edilmiş olsaydı çanakkale boğazını geçen goben ve breslau'ya karşı bir caydırıcı güç olur ve belki de savaşa girmek zorunda bırakılmazdık...

ne yazık ki geçmişimizden hiç ders çıkaramayan bir milletiz.
dün ülkenin kaderini ingiltere'ye teslim eden zihniyet, bugün ülkenin tüm varlığını ingiltere'ye emanet etmekte bir beis görmemiş.

geçmişimizden ders çıkarmadığımız gibi, yanıbaşımızda cereyan eden örneklerden de ders almıyoruz.
libya'nın emanette olan 200 milyar dolar değerindeki altınlarına ne oldu?
peki ya saddam'ın altınları, ırak'ın hazinelerine ne oldu?
bütün bunlara düzenlenecek harekat öncesi el koymadılar mı? bloke etmediler mi?

peki madem hür iradesi ile "hayır" diyenleri neden ingiliz köpeği, alman uşağı, israil dölü, ispanyol pesatası ilan ediyorsunuz?

vatanı bu kadar çok seviyorsanız, fevkalade yerli ve milli insanlarsanız bizim altın rezervimizin yüzde 90'ının ingiltere'de ne işi var?
türkiye'de 450 ton altını depolayacak yerimiz yok mu?
alın beştepe'ye getirin 500 ton altın sarayda bir odaya sığar...

kaynaklar:
bank of england'daki altınlarımız:
http://kuramsalaktarim.bl...nlari-ve-varlik-fonu.html

2012'de bank of england'a giden altınlar;
http://www.gazetevatan.co...ltinlari-londra-ya-gitti/

görsel

bakan mehmet şimşek'in aynı zamanda bir ingiliz vatandaşı olduğuna dair "yandaş" medyadan haberler;
http://www.sabah.com.tr/y..._simsek_ingiliz_vatandasi
http://www.haber7.com/siy...k-ingiliz-vatandasi-cikti

libya ve kaddafi'nin hiç edilen altın ve paraları;
http://www.yenisafak.com/...alt%C4%B1nlar%C4%B1-29511
http://www.haber7.com/yaz...ada-dunya-nasil-aldatildi
http://www.iyigunler.net/...bargo-vurgunu-h27351.html

------------------------

ekstra not:

sevgili "evetçi" kardeşlerim.
sürekli dilinizden düşürmediğiniz "kemalist" sıfatı, milli mücadele döneminde mustafa kemal ve milli direniş saflarında olan kişileri tanımlamak için ingilizlerin kullandığı bir terimdir.
şimdi sizler de sizin politikalarınıza karşı olan kişiler için "kemalist" terimini kullanarak aklınız sıra onları aşağıladığınızı zannediyorsunuz.
oysa düşmanın, işgalcilerin bizler için reva gördüğü bu kemalist tanımlaması bizim için bir onurdur.
sizler bizlere kemalist diyenlere memleket hazinesini, altınlarını emanet etmeyi doğru buluyorsanız diyecek lafım yok.
biz ingilizlere, amerikalılara ve bilimum türk düşmanı unsurlara karşı olduğumuz için kemalist olmaktan gurur duyuyoruz.
peki ya sizler?
sizler nesiniz, kimsiniz?

--------------------------

not:
yazıyı buraya kadar okuduysanız, bir hediyeyi hakettiniz.
buyrun "hayır"lı geceler;
http://www.youtube.com/watch?v=3Om1SrR5mSM